Ticaret hukuku, adından da anlaşılacağı gibi ticari aktiviteleri düzenleyen ve ticari davalar için gerekli olan açıklamaları ortaya koyan bir alandır. Özellikle bir ticari işletme üzerinde gerçekleşen bütün işlemleri ve fiilleri konu almaktadır.
Bu hukuk alanı ticari işlemleri korur ve diğer yandan onlardan dolayı oluşabilecek olumsuz halleri kapsamına alarak dava şeklinde mahkemeye sunar. Sonraki aşamada hukuk çeşidine göre evrak ve çeşitli delillerin toplanması için bir süreç başlatır. Süreç sona erince dava çözüme kavuşur. Mahkeme bu aşamada bilirkişilerden de faydalanır. Firma avukatınızın ticaret davanızda süreci takip etmesi ve firma avukat danışmanlık hizmeti oldukça önemlidir.
Ticaret hukuku nedir açıklamak gerekir. Bu hukuk alanı ile ticari işlemleri alakadar eden bütün ticari işler bu hukuk kapsamında değerlendirilmektedir ve işleme alınmaktadır. Daha çok firmaların hareketlerine bakarak kanuna uygunluğunu değerlendirmektedir ve suç teşkil eden hallerde dava oluşturulmaktadır. Bu yüzden ticaret hukuku ticari bakımdan çok önemli bir yere sahiptir. Her daim kanunları dikkate alınarak işler gerçekleştirilmektedir.
Ticaret hukuku, tacirlerin sahip olduğu yasal hakları koruma altına almaktadır. Firma sahipleri ve alıcılar bakımından oldukça önemlidir. Ticaret hukukunun çok iyi bilinmesi bireylerin haklarını bilmesi bakımından önem arz etmektedir. Bu hukuk alanı son derece geniş kapsamlıdır. Ticaretle ilgili bütün faaliyetleri düzenler. Ayrıca ticaret hukukunun borçlar hukukuyla son derece benzerlik gösterdiğini de belirtmeliyiz. Fakat borçlar ve ticaret hukukunun bazı keskin hatlar nedeni ile ayrı düştüğü durumlar bulunmaktadır.
Ticaret hukuku, bireylerin ticari ilişkilerinde oluşan problemleri düzenleyerek mağduriyetlerin giderilmesini mümkün kılar. Bu hususta ticaretin bir ülke için önemi düşünüldüğü zaman ticaret hukukunun iyi işlenmesinin faydası hem ülke açısından hem de kişiler açısından geçerli olmaktadır. Bu hukuk alanı teoriden çok pratik bir disiplin olmasından dolayı daimi olarak güncellenir ve yenilenir. Bu yüzden ticaret hukuku alanında hizmet gösteren avukatların söz konusu alanda profesyonel olması da gerekmektedir. Ayrıca ticaret hukuku yalnızca ülke sınırları içindeki ticaret anlaşmazlıklarına bakmakla kalmaz, buna ek olarak uluslararası alanda meydana gelen ticari anlaşmazlıklarda da devreye girer. Bütün bu nedenlerden ötürü ticaret hukukunun başlı başına bir hukuk disiplini olduğunu söyleyebiliriz.
Ticaret hukuku nasıl meydana geldi? Ticaret hukukunun meydana gelmesinin temel nedeni gelişen ticari faaliyetleri düzenleme hususunda borçlar hukukunun yetersiz olması durumudur. Bundan ötürü söz konusu boşluğun tamamlanması için ticaret hukuku geliştirilmiştir. Günümüzde ticaret hukuku başlı başına bir disiplindir. En az borçlar hukuku gibi kapsamlı olmaktadır. Bu nedenle ticaret hukuku özel uzmanlık gerektiren bir alan olarak öne çıkmaktadır. Bu durumun sebebi ise ticaret hukukunun ticari faaliyetlere bağlı şekilde sürekli olarak yenilenmesi halidir. Ticaret hukukun oldukça dinamik bir yapısının var olduğu da unutulmamalıdır.
Bu hukuk kolu uygulanırken ticaret hukuku içinde yer alan öğelere bakılmaktadır. İlgili öğeler anayasa hükümleri, global sözleşme ve anlaşma yükümlülükleri ve medeni yasa yükümlülükleri şeklindedir. Bunların haricinde ticaret hukuku uygulanırken örf ve adet gibi çeşitli unsurlar da dikkate alınır. Söz konusu durum hakimin inisiyatifinde olsa da genellikle hakimlerin örf ve adet öğelerini de göz önünde bulundurdukları bilinmektedir. Bu hususta şunu da açıklamakta yarar var: ticari anlaşmazlık yaşanan durumlarda hem medeni kanunun he de ticaret kanununun çakışması söz konusu olabilmektedir. Bu tarz durumlarda özel bir kanunu açıklayan ticaret kanunu dikkate alınmaktadır. Borçlar kanununda bulunan bir durumun ticaret kanununda olmadığı hallerde ticaret kanununa bakılır.
Konuyla alakalı olarak ticari işletme hukuku da sıklıkla merak edilmektedir. Ticari işletme hukuku, ticaret hukuku kapsamında bulunmaktadır. Bu hususta ticari işletme hukukunun ticaret hukukunun alt başlığı olduğunu da söylememiz gerekir. Ticari işletme hukuku, firmalara yönelik kapsamları en iyi şekilde ele almaktadır. Tacir ile esnaf arasındaki meydana gelen çeşitli anlaşmazlıklarda da ticari işletme hukukundan yararlanılmaktadır.
Ticaret hukuku kapsamında görülen davalar, asliye hukuk ve asliye ticaret mahkemelerinde görülür. Bu bağlamda ticaret hukuku alanları şunları içermektedir: sigorta hukuku, rekabet hukuku, fikri mülkiyet hukuku, sermaye piyasası hukuku, deniz ticaret hukuku, evrak hukuku, taşıma hukuku, ticari işletme hukuku, şirketler hukuku.
Yerli ve yabancı firmaların kuruluş, infisah, birleşme, devralma ve tür değiştirme işlemleri, müvekkil firmaların hukuki problemlerinin değerlendirilmesi gibi alanlarda ticaret hukuku etkin rol oynamaktadır. Bunlara ek olarak:
Ticaret hukuku alanları esasen birbiriyle ilişkilidir. Kendi aralarında küçük farklılıklar bulunmaktadır. Bu çeşitli alanlar bu hukukun pratik şekilde işlenmesi bakımından ayrılmıştır. Aynı zamanda ticari işletmelerin de bu ayrıma uygun biçimde işleyişini sürdürmeleri kanunlar ile ortaya koyulmuştur.
Ticaret hukukunun kapsamı bu bazı alanlar ile belirlendiğinden dolayı alakalı mahkeme de bu durumu gözeterek inceleme yapmaktadır. Özellikle süreç bu faktörlere bağlı şekilde uzayabilir veya daha kısa zaman içinde de neticeye bağlanabilir. Bu alanlar şunları içermektedir:
Bu alanlar ticaret hukuku açısından mühim detaylardır. İşleyişi için gerekli alanlar olarak lanse edilmektedir.
Ticaret hukuku türleri de önem arz etmektedir. Hukuk türleri kendi içinde bölünmüştür. Bu sayede daha kolay bir çalışma elde edilmektedir. Ticaret hukuku bu sayede daha işlevsel bir alan olmaktadır. Hem avukatlar hem de mahkeme için kanunlara bu hukuk türleri içinde rastlamak söz konusu olabilecektir. Ticaret hukuku kendi içinde çeşitlere ayrılmış olsa da işleyişi bakımından benzerlikler bulunmaktadır. Dava açılması ve alakalı oldukları mahkeme açısından çeşitli benzerlikler bulunur. Ancak yöntem yönünden bazı farklılıklar meydana gelmektedir. Ticaret hukuku türlerini şu şekilde sıralamamız söz konusu olmaktadır:
Bunlar ticaret hukuku kapsamında olup, alakalı bireyleri farklılık göstermektedir. Bu bakımdan inceleme alanlarında ve yöntemlerinde ayrımlar bulunmaktadır. Bu sebeple hem ticaret avukatı tercihi hem de mahkemeye başvuruda değişiklikler olmaktadır.
Ticaret hukuku firmalar için genel adil ortamında meydana getirilmesi ve kazanç hususunda eşitlik sağlamaktadır. Peki bu ne anlama gelmektedir? Haksız kazanç elde edilen bir yerde aynı ürün veya hizmet satışı olsa bile işyeri sahipleri adil bir pazarda adil bir çalışma sergileyemezler. Haksız rekabet ticaret hukuku bakımından şunlar önem arz etmektedir:
Her geçen gün ticaret daha da fazla önem kazanıyor ve gelişiyor. Bu ticaret sektörü beraberinde medeni kanunun bir bölümünde açıklanan borçlar kanununun buna yeterli olmaması nedeniyle özel bir hukuk alanı olan ticaret hukukunun doğmasına yol açmıştır. Bu hukuk alanı ile karmaşık hale gelen borçlara, firma yükümlülüklerine dair hususlar teknik bakımdan hesaplanmaktadır ve kavramlar daha da netlik kazanmış olmaktadır.
Borçlar kanununda üzerinde fazla durulmayan ya da hiç değinilmeyen hususlara değinir. Ayrıca ticari firmaların yapıları, kuruluşları hakkında veriler, çalışma ve uygulamaların nasıl sona erdirilmesi, çeşitli değerli evrakların belirlenmesi, özel sigorta hangi durumlarda devreye giriyor gibi bazı hususları kapsamaktadır.
Ticaret hukuku dava türleri merak edilmektedir. Bunlar aşağıdaki şekilde açıklanmaktadır:
Bilindiği gibi ticaret hukuku ticaretle alakalı olan bütün konuları içine alan bir özel hukuk dalıdır. Hükümler genel olarak ticaret kanununda toplanmaktadır:
Şirket hukuku açısından ticaret hukuku çeşitli sınıflara ayrılır. Bir firmanın şirket olabilmesi amacıyla tüzel kişiliğinin bulunması gerekmektedir. Bu firmalar limitet, anonim, komandit, kollektif ve kooperatif gibi gruplara ayrılmaktadır. Tüzel kişiliği olmayan firmalara ise adi şirket ismi verilmektedir. Firma ticaret siciline tescil ile tüzel kişilik kazanmaktadır. Tüzel kişilik kazanması demek kurucularından bağımsız bir biçimde hareket edebilmesi anlamına gelmektedir.
Firma iki ya da daha fazla bireylerin bir araya gelmesi ile meydana gelmektedir. Yaptıkları emek ve malların ortak bir gayeye ulaşmak üzere bir sözleşmeyle birleştirilmeleridir. Bundan dolayı birey, şirket, sözleşme, sermaye, ortak hedef ve çaba unsurlarından meydana gelir. Adi şirket hariç diğer şirketlerin oluşabilmesi için şirket sözleşmelerinin yazılı olması gerekmektedir. Aynı zamanda imzaların noter tasdikli olması ve ticaret siciline tescil ettirilmesi lazımdır.
Ticaret avukatı ve şirket avukatı seçimi oldukça önemlidir. Ticari faaliyetlerin ve firmalarına artış göstermesi sonucunda bu alanda destek sunan avukatlara olan ihtiyaç da artış göstermiştir. Şirketler arasında oluşan bağın yoğunlaşması nedeniyle firma avukat danışmanlık hizmetine de kesinlikle ihtiyaç vardır. Firma kurma planı olan bireyler için de uzman olan bir ticaret avukatı önem arz etmektedir. Ticaret davalarında firmaların gerçek kişilerle özellikle personellerle olan ilişkilerinde zaman zaman uyuşmazlıklar olmaktadır. Bu tarz durumlar için de ticaret avukatından ya da şirket avukatından yardım almak önem arz etmektedir.
Agâh Hukuk Danışmanlık & Arabuluculuk Olarak Ticaret Hukukuna İlişkin Verilen Hizmetler;
Ticaret Mahkemesinde Görülen Mutlak ve Nispi Ticari Davalar
Ticari İşletmeyi İlgilendiren Vedia, Havale ve Telif Haklarına İlişkin Davalar
Bir İşletmenin Satılması, Devredilmesi ve Birleştirilmesi İle İlgili Uyuşmazlıklar
Müvekkillerimizin Ticari Defterlerinin Zayiine ilişkin Talepleri
Rekabet Yasağının İhlaline Dair Davalar
Çek, Senet, Poliçe Kıymetli Evrak Zayiine İlişkin İşlemler
Yayın Sözleşmesine Dair Hükümler
Kredi Mektubu, Kredi Emri ve Komisyon Sözleşmesine İlişkin İhtilaflar
Kooperatifler Kanunundan Doğan Tüm Uyuşmazlıkların Çözümü
Ticari İşletme Rehin Kanunundan Doğacak Tüm Uyuşmazlıkların Çözümünü
Taksirli İflas veya Hileli İflas Davaları
Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunundan Doğan Uyuşmazlıkların Çözümü
Borçlar Kanunu Madde 550-560 Arasında Düzenlenen Havale İlişkisinden Doğan Uyuşmazlıklar
Borçlar Kanunu 561-570 Arasında Düzenlenen Saklama Sözleşmesine İlişkin İhtilaflar
Fikir ve Sanat Eserlerine İlişkin Hükümlerden Doğan Uyuşmazlıklar
İslami Finans Hukukuna ilişkin Danışmanlık Hizmeti
Şirket, Proje ve Uluslararası Ticaret Finansmanı Hakkında Danışmanlık
Bankalar ve Kredi Finans Kuruluşlarının İşleyişi, Yapısı ve Organizasyonu Hakkında Danışmanlık
Kredi Kullanan Gerçek veya Tüzel Kişilere Gerekli Hukuki Danışmanlık ve Avukatlık Hizmeti
Gerçek veya Tüzel Kişilerin Bankalarla Akdedilen Kredi Sözleşmelerinin İptaline İlişkin Talepler