Devremülk İptal Davası hakkında bilgi vermeden önce devremülk nedir bundan söz edelim. Devremülkler bir paylı mülkiyet türüdür. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu içinde düzenlenir. Çoğu, devremülk sözleşmesi adı altında düzenlenen yönetmeliklerde de uygulama alanı bulur. Bağımsız bir yapının mülkiyetinin birden fazla bireye ait olması ve bu yapıların kullanım haklarının on beş günden az olmayacak biçimde belirli zamanlar olarak düzenlenmesi halidir. Bu sayede birey devremülk sahibi olmuş olur.
Devremülk sözleşmeleri genel olarak tatil yerleri için yapılmaktadır. Bireyler bazı tatil alanları için çoğunlukla on beş gün kullanım hakkı sunacak şekilde tapu alırlar. Bundan dolayı satışı ve karlı bir iş olmasından ötürü de devremülk sektörü son derece hareketlidir. Bireylere sıkı bir reklam aktivitesi eşliğinde satılmaktadır.
Bu reklam aktiviteleri çoğunlukla bireye belli etmeden onu satın almaya mecbur eden türdendir. Emrivaki dolu ve agresif hatta dolandırıcılık niteliğinde bir pazarlama süreciyle bireyler genel olarak devremülk edinmeye ikna olur. Bu tarz bir zorluğa maruz kalan bireylerin pişman olup sözleşmeyi iptal etmek istemeleri durumunda nasıl hareket etmeleri gerektiğini yazımızda açıkladık.
Devremülk Sözleşmesi Nasıl İptal Edilir?
İçerik Tablosu
Devremülk sözleşmesi iptali çoğu insan tarafından merak ediliyor. Devremülk sözleşmesini anlık bir çeşit pazarlama hileleriyle imzalamış bulunan birey evine döndüğünde pişmanlık yaşamış ise bu sözleşmeyi iptal etme hakkı bulunmaktadır. Bunun çeşitli hak düşürücü zamanları ve takip edilmesi gereken prosedürleri vardır. Bu noktada birey sözleşmeyi iptal ettiği zaman herhangi bir neden göstermek ya da cayma bedeli ödemek zorunda olmaz.
Buna ek olarak hak düşürücü zamanlar aşıldıysa bile sözleşmenin satıcı bakımından sözleşmeden ve kanunlardan doğan çeşitli yükümlülükleri bulunmaktadır. Bunlara aykırı davranıldıysa devremülk sözleşmesi feshi söz konusu olabilmektedir. Bu şekilde devremülkün iptalinin gerçekleşebilmesi için de takip edilmesi gereken çeşitli hukuki prosedürler vardır.
14 Gün İçinde Devremülk İptali (Cayma Hakkı)
Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği ve Kat Mülkiyeti Kanunu, devremülklerle alakalı hukuki düzenlemeleri içermektedir. Bu noktada sözleşmeyi imzalayan bireye devremülk sözleşmesinin iptaliyle alakalı olarak ilk tanınan hak, sözleşmenin imzalanmasından sonra on dört gün içinde hiçbir haklı neden göstermeye gerek bulunmadan ve hiçbir cayma bedeli ödemeden sözleşmesinden cayma hakkıdır.
Bu sözleşmenin iptali için cayma hakkı kullanıldığında satıcı taraf çoğunlukla cayma öncesinde sunulan hizmetten dolayı belirli tutarda ödeme yapılmasını ister. Bu durum cayma hakkının düzenlenmiş olduğu yönetmelikte yasaklanmış durumdadır. Satıcı kişinin hiçbir beden talep etme hakkı bulunmaz.
14 Günlük Süreden Sonra Devremülk İptali (Cayma Hakkı)
Kimi zaman bireyler on dört gün içinde sınırsız cayma hakkını kullanmaz ya da devremülk cayma hakkı zamanını kaçırabilirler. Bu, sözleşmeden bir daha dönülemeyeceği anlamına gelmez. Bu detaya rağmen birey, devremülk sözleşmesinin feshi için hukukun kendisine tanımış olduğu prosedürü işletebilmektedir. Bu durum genellikle kanuna ve sözleşmeye aykırı davranılmasıyla alakalıdır.
Devremülk akdinde satıcı birey sözleşmenin oluşturulmasından bir gün evvel alıcı bireye yazılı şekilde bir ön bilgilendirme formu verir. Bu formda devremülkle alakalı satıcı bireyin her çeşit vaadi ve yönetmelik maddeleri bulunmak zorundadır. Ön bilgilendirme formunda ve sözleşmede bulunacak hükümler kanunda belirtilmiştir. Alıcı birey aleyhine bunlar dışına çıkılması yasaktır.
- Ön bilgilendirme formu alıcı bireye yukarıdaki biçimde verilmediği zaman ya da hiç verilmediğinde akdin kurulmasından itibaren bir sene içinde birey devremülk sözleşmesinin iptali için işlemleri başlatabilir. Ayrıca bunun için cayma bedeli ödemek zorunda değildir.
- Satıcı, yönetmeliğin EK-6 maddesinde yer alan cayma formunu, akdin kurulduğu zaman yazılı şekilde ya da kalıcı veri saklayıcısı ile tüketici bireye iletmediyse yine devremülk iptal davası açılabilmektedir. Bunun için de süre bir senedir.
- Ön ödemeli devre tatil sözleşmesi varsa ve daha devir gerçekleşmediyse, devir uygulamalarına kadar alıcı bütün bedelin yüzde 2’lik bölümünü ödeyerek akdin iptalini gerçekleştirebilir. Satıcı birey bu devir tarihine dek sözleşmede ve kanunda açıklanan yükümlülüklerine aykırı davranmış ise bu yüzde 2’lik bölümün ödenmesine de gerek bulunmaz.
- Uzun süreli tatil sözleşmelerinde ödeme planında bulunan taksitlerin ilk 2 tanesinin sonrasında, üçüncü seneden itibaren her bir takside ilişkin alıcı bireye bildirimin gelmesiyle beraber on dört günlük süre zarfında yazılı şekilde bildirim yapılır ve yine cayma bedeli ödemeye gerek bulunmaz.
✅ Kurumsal Telefon | 0532 658 53 63 |
✅ Tam Zamanlı Destek | Online Danışmanlık |
✅ İnovatif Yapılanma | Araştırmacı ve Yenilikçi |
✅ Avukatlık Hizmetleri | Danışmanlık Hizmetleri |
Devremülk İptali Fesih Usulü
Devremülk iptal davası için cayma hakkı tercih edilecekse bu hak on dört gün süre içinde yazılı şekilde satıcı bireye bildirilmelidir. Bu şekilde gerçekleştirilen devremülk iptali hukuki açıdan sonuç meydana getirsin isteniyor ise ilgili bu bildirim muhakkak noter aracılığı ile yapılmalıdır. Bu hususta uygulamada çeşitli hataların olduğu görülmektedir, E-mail, mektup, SMS gibi tekniklerle devremülk sözleşmesinden cayma yapılmaması lazım.
Telefon ile fesih bildirimi gerçekleştirildiğinde satıcı birey bunu kullanarak hak düşürücü zamanın geçirilmesini sağlayabilmektedir. Bu yüzden cayma bildiriminin hukuki kurallara uygun biçimde yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu da hızlı ve doğru yapılması gerektiğini ifade eder.
Sözleşme yapılırken cayma hakkına konu olabilecek bir belge tüketici bireye satıcı birey tarafından verilmektedir. Birey cayma hakkını kullanır iken bu belgeyi kullanabilir veya cayma hakkını kullandığını açık bir şekilde ifade eden bir beyanını yazılı şekilde ve noter aracılığı ile bireye bildirir.
İptal Edilen Devremülk Sözleşmesinin Senetleri ve Ödemeler Nasıl Geri Alınır?
Devremülk sözleşmesi ödeme geri alma durumu da son derece önemli detaylardan biridir. Devremülk akdinin imzalanmasının ardından on dört günlük zaman içinde cayma hakkı kullanılarak sözleşmeden dönüldüğü zaman satıcı birey cayma hakkının kendine tebliğinden on dört gün içinde ödenen bedelleri ve bunlara yönelik olarak düzenlenen ilgili senetleri alıcı bireye iade etmelidir.
Eğer ki firmaya senet verdiyseniz ve cayma hakkından sonra iade yapılmadıysa, bunun için zaman geçmeden önce mutlaka iadesi için dava açılmalıdır. Aksi durumda senetleri ciro edip başkalarına devredebilir ve size karşı haciz işlemi başlayabilmektedir. Kambiyo senetlerinin nedenden soyut olması kuralı gereği de senedi sonradan elinde bulunduran bireye karşı devremülk hususunda haklı olduğunuz iddialarını ileri sürmek zor olacaktır. Bu yüzden bu tarz detaylarla hiç uğraşmama adına senetlerin iadesi için hızlıca dava açılması gerekmektedir. Dava açıldıktan sonra senetler için icra ve devir için tedbir koydurmak da mümkün olmaktadır. Bu aşamada olumsuzlukların önüne geçmek için ideal bir yöntemdir.
Devremülk Sözleşmesiyle İlgili Bazı Esaslar
Devremülk satış sözleşmesi geçerli olabilmesi adına sözleşme imzanın ve sözleşme tarihinin alıcı birey tarafından el yazısıyla ilgili sözleşmeye eklenmesi şarttır. Sözleşmenin bir nüshası tüketici bireye verilmek zorundadır. Bu durumun ispatı yükü de satıcı bireydedir.
Beklenmeyen ve olağanüstü çeşitli durumlar gerçekleştirilmişse ve bu aşamada satıcı bireyin kusuru bulunmuyorsa, devremülk alan bireyin rızası alınarak bu formda bulunan bilgilerde değişiklikler gerçekleştirilebilecektir.
Devremülk satabilmek amacıyla satıcı taraf çoğunlukla ücretsiz konaklama, gezi, yemek gibi reklam araçlarını tercih etmektedir. Bu tarz aktiviteler ile ilgili yer tanıtılır. Bunun için bireyle iletişime geçildiğinde bu ücretsiz vaatlerin amacının devremülk satışı reklamı olduğu bireye bildirilmelidir. Aksi durumda devremülk sözleşmesinin tüm şartları taşısa dahi geçersiz olacaktır. Bu bildirimin müşteriye yapıldığının ispatı da yine satıcı bireye ait olmaktadır. Bu hususta yargıtay kararları bulunmaktadır.
Devremülk sözleşmesinde paylı bireylere tanınan devremülk hakkı tapuda ilgili sayfanın beyanlar alanına kaydedilmektedir. Sözleşme söz konusu tapu kaydında yer almıyorsa ilgili sözleşme geçersiz sayılmaktadır. Buna bağlı şekilde sözleşmede belirtilen yükümlülükler de boşa çıkmaktadır. Tüm paylı malikler tarafından imzalanan devremülk sözleşmesi ilgili alana işlenmek üzre tapu dairesine iletilmelidir.
Devremülk Taksiti ya da Aidatı Ödenmezse Ne Olur?
Devremülk akdinin satıcı tarafı yükümlerine aykırı davrandı diye birey cayma hakkını kullanmaksızın yalnızca ödeme yapmayı kesti ise bu ödemediği tutarlar kendisinden tahsil edilebilir. Bu durum oldukça yanlıştır. Yapılması gereken şey ise devremülk iptali için cayma uygulamalarının işletilmesidir. Aksi durumda satıcı birey gerekli icra takibi uygulamalarıyla ödenmeyen tutarları tahsil edebilir.
Satış tutarlarının ödenmemesi durumu için sözleşmeyle alıcı aleyhine fahiş tutarda yaptırımlar konulamamaktadır. Bunlar geçersiz olacaktır. Devremülkler çoğunlukla toplu yapı biçimde ve içinde tatil maksatlı tesislerin olduğu alanlardır. Bundan dolayı yüksek tutarda aidat talep edilmektedir. Bu aidat tutarı ve artış oranı kat mülkiyeti kanununda yer almak zorundadır. Devremülk hakkı sahibi olan kişi bu aidatı düzenli şekilde ödemekle yükümlüdür. Aksi durumda hakkında icra takibi yapılabilmektedir. Devremülk hakkının kullanılmıyor olması da yine aynı şekilde aidat ödeme borcunu ortadan kaldırmaz.
Devremülk yönetiminin görevlerini yerine getirmiyor olması da aidat ödememe için yeterli bir sebep olmamaktadır. Birey böyle bir durumda yönetimin bu ihmalini ortadan kaldırmaya yönelik ve yaptırım uygulamaya yönelik olarak hukuki prosedürleri izlemelidir. Bu tarz bir işlem sonucu ödenen aidat tutarlarının geri alınması dahi mümkün olabilmektedir.
Devremülk Aidatına İtiraz
Devremülk aidatına itiraz hususu da merak edilmektedir. Uygulamada gördüğümüz gibi kimi zaman bireyler devremülk alıp hiç kullanmamaktalar. Bu yüzden aidat da ödemiyorlar. Sonuç olarak birikmiş aidat borçları kendilerine icra takibi yolu ile bildirilmektedir. Bu durumda ise gelen ödeme emrine itiraz etmek daha büyük hak kayıplarına neden olabiliyor. Bu tarz bir durumda, devremülk aidatına itiraz yerine, bireyin yapması gereken icra hukuku ve devremülk hukuku kategorisinde deneyimli olan devremülk avukatları ile iş birliği yapmaktır. Somut durumun koşulları değerlendirilerek bir hukuki prosedür uygulanmalıdır. Aksi durumda icra inkâr tazminatı ve diğer icra giderleri birey tarafından ödenmek zorundadır.
Devremülk Mağdurları Ne Yapmalı?
Devremülk mağdurları ne yapacaklarını bilemeyebiliyorlar. Bu piyasa yüksek kar sağlayan bir piyasadır. Normalde rayiç bedel üstünden satışı yapılabilecek bir yapı devremülk olarak beş katı fiyatla satılmaktadır. Bu yüzden de bu alanda çalışmalar yapan şirketler satış yapmak adına son derece zorlayıcı ve agresif pazarlama teknikleri kullanmaktadır.
Ücretsiz tatiller, ödüller, hediye gibi aldatmacalarla bireyleri çağırmakta, emrivakiler ve hatalı yönlendirmelerle satış sözleşmesi kurmaktadırlar. Birey bir anda ne yaptığını bilmeden kendini sözleşmeyi imzalamış durumda bulabilmektedir. Bu durumu öngören hukuki kurallar bireye birçok cayma hakkı tanımıştır.
Birey imza attıktan sonra pişmanlık yaşadıysa veya satıcı vaatlerini ve yükümlülüklerini yerine getirmiyor ise satıcıyla irtibata geçmek hatalı bir davranıştır. Çünkü satıcı kişi devremülk iptali olması diye bireyi hukuki süreçle alakalı yanlış yönlendirebilir ve hak kaybına uğramasına neden olabilir. Tüm bunlardan dolayı hukuki süreç zaman kaybedilmeden başlatılmalıdır. Çünkü hak düşürücü süreler bu aşamada son derece önemli olmaktadır.