Kadını Koruma Kanunu

Kadını Koruma Kanunu sık sık araştırılan konuların başında gelmekle beraber bu konuda çok fazla bilgi kirliliği bulunmaktadır. Sizin için detaylı bir şekilde ele aldığımız blog içeriğimizi okumanızı tavsiye ederiz. Şiddet vakaları özellikle son zamanlarda hızlı bir artış göstermiş durumdadır. Bu aşamada kadını koruma kanunu hakkında bilgi edinmek isteyen vatandaşlarımız bulunmaktadır. Şiddet mağduru olan ve hayatta kalan bireylerin çoğunluğu geriye kalan ömürlerini büyük travmalarla geçirirken, bazı mağdurlar ise muamele neticesinde maalesef hayatını kaybetmektedir.

Şiddet gösterenlerin bu davranışlarının tedavi edilmesi toplumsal düzeyde bir değişim ile söz konusu olabilecektir. Şiddet olaylarının temelden çözülebilmesi amacıyla atılması gereken çeşitli adımlar bulunmaktadır. Bu noktada ailelerin eğitilmesi, cinsiyet ayrımı yapan kültürel aktarımın sorgulanması ve düzeltilmesi, insanların sevgi dolu bir çevrede kendilerini gerçekleştirebilecekleri uğraşılar ile yetiştirilmesi önem kazanmaktadır. Sosyolojik olarak bir cemiyetin farklılaşması ve karakteristik niteliklerinin iyileşmesi, uzun zamanlar gerektirmektedir.

Devam eden ya da yakın bir süre içinde ortaya çıkma olasılığı olan şiddetin karşılıksız bırakılmaması ve cezalandırılması ise ancak etkili hukuk kurallarının uygulanması ile söz konusu olabilecektir.

Şiddet Nedir?

Kadının korunması kanunu konusunda şiddet önemli bir detaydır. Bundan dolayı şiddet nedir tanımlayalım: Bireyin cinsel, fiziksel, psikolojik ya da ekonomik anlamda zarar görmesi ile ya da acı çekmesi ile sonuçlanan ve sonuçlanması muhtemel olan eylemleri, buna yönelik baskı ve tehdit veya özgürlüğün keyfi engellenmesini de kapsayan kamusal, toplumsal veya özel alanda oluşan cinsel, fiziksel, psikolojik, ekonomik ve sözlü her türlü tutum ve davranıştır.

Şiddet yalnızca vücut bütünlüğüne zarar veren hareketlerle meydana gelmez. Bir bireyi dövmek nasıl şiddet ise o insana hakaret etmek de şiddete girer. Bir bireyi istemediği halde cinsel birlikteliğe zorlamak veya ev hanımı olan eşine ev gereksinimlerinin alınması için bile olsa para vermemek de şiddet suçu sayılmaktadır.

✅ Kurumsal Telefon	0532 658 53 63
✅ Tam Zamanlı Destek	Online Danışmanlık
✅ İnovatif Yapılanma	Araştırmacı ve Yenilikçi
✅ Avukatlık Hizmetleri	Danışmanlık Hizmetleri

Şiddet Mağduru Kimdir?

Şiddet mağduru, şiddet şeklinde tanımlanan davranış ve tutumlara direkt ya da dolaylı şekilde maruz kalan ya da kalma tehlikesi olan bireyi ve şiddetten etkilenen veya etkilenme ihtimali olan bireyleri ifade etmektedir. Kadına karşı şiddetin önlenmesi ifadesi kanunun isminde yer alsa da, 6284 numaralı kanun yalnızca kadın cinsiyetindeki insanları korumak için düzenlenmemiştir.

Hiçbir cinsiyet ve yaş ayrımı olmadan şiddet olarak tanımlanabilecek her türlü eyleme maruz kalan herkes, bu kanuna göre şiddet mağduru olmaktadır. Bu kanundaki koruma tedbirlerine karar verilmesini talep hakkı bulunmaktadır.

Kimler Tedbir Talep Edebilir?

Tedbir kararı ilgili kanunun sekiz numaralı maddesine göre şiddete uğrayan bireyin talebi, kolluk ya da bakanlık görevlileri veya savcı başvurusu üzerine verilmektedir.

Koruyucu Tedbir Kararları Nelerdir?

Şiddet kaynaklı koruma tedbiri söz konusu olduğunda akla ilk gelen şey uzaklaştırma kararı olmaktadır. Kanunda ise şiddetin türüne göre çeşitli tedbir kararları bulunmaktadır. Bunlar kendi içinde önleyici ve koruyucu olarak iki çeşide ayrılmaktadır. Koruyucu kararlar kendi içinde hâkim ve mülki amir tarafından verilenler olarak ikiye ayrılmaktadır.

Mülki amirin vermiş olduğu koruyucu tedbir kararları kanunun sekiz numaralı maddesinde düzenlenir. Bu kanuna göre bireylerle alakalı olarak aşağıdaki tedbirlerden birine, birkaçına ya da uygun görülen farklı tedbirlere mülki amir tarafından karar verilebilir:

• Kendisine ve gerekiyor ise çocuklara, bulunduğu yerde ya da farklı bir yerde uygun barınma yerinin sağlanması.
• Geçici maddi yardım yapılması.
• Mesleki, psikolojik, hukuki ve sosyal açıdan rehberlik ve danışmanlık hizmetinin verilmesi.
• Hayati tehlike olması durumunda kişinin talebine istinaden ya da resen geçici koruma altına alınması hali.
• Gerekli olması durumunda korunan bireyin çocukları var ise çalışma hayatına katılımının desteklenmesi üzerine dört ay, bireyin çalışması durumunda iki ay süre ile sınırlı olmak koşulu ile 16 yaşından büyük olanlar için her sene belirlenen asgari ücretin net tutarının yarısını geçmemek koşulu ile kreş imkanının sağlanması.

Hakim tarafından verilecek koruyucu tedbir kararları da ilgili kanunun dört numaralı maddesinde düzenlenmiştir. Bunlar:

• İş yerinin değiştirilmesi.
• Bireyin evli olması durumunda müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yerinin belirlenmesi durumu.
• Tapu kütüğüne aile şerhi konulması kararı.
• Kimlik ile alakalı diğer belge ve bilgilerin değiştirilmesi.

Önleyici Tedbir Kararları Nelerdir?

Önleyici tedbir kararları da merak edilmektedir. Bu kararların uygulanmasına, kural olarak hakim karar vermektedir. Bu tedbirler ilgili kanunun beş numaralı maddesinde düzenlenmiştir. Gecikmesinde sakınca olan durumlarda bazı tedbirlerin alınmasına istinaden kolluk amiri de karar verebilmektedir. Bu kararlar şu şekilde sıralanabilir:

• Şiddet mağduruna yönelik şekilde tehdit, hakaret, küçük düşürme ya da aşağılama barındıran söz ve davranışlarda bulunulmaması.
• Müşterek konuttan ya da bulunduğu yerden derhal uzaklaştırma ve de müşterek konutun korunan bireye tahsisi.
• Korunan bireylere, bu bireylerin oldukları konuta, okula ve iş yerine yaklaşmaması.
• Çocuklarla alakalı olarak daha evvelden verilen bir karar var ise bireysel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, bireysel ilişkinin sınırlanması veya tam anlamı ile kaldırılması.
• Gerekli görülmesi durumunda korunan bireyin, şiddete uğramış olsa dahi yakınlarına, tanıklarına ve bireysel ilişki kurulmasına ilişkin durumlar saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması.
• Korunan bireyin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar verememesi.
• Korunan bireyi iletişim araçları ile ya da sair surette rahatsız etmemesi.
• Bulundurulması ya da taşınması kanuni olarak izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi.
• Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevini yerine getirse bile bu görevi sebebi ile zimmetinde yer alan silahı kurumuna teslim etmesi.
• Korunan bireylerin olduğu yerlerde uyuşturucu, alkol ya da uyarı madde kullanmaması veya bu maddelerin etkisinde iken korunan bireylere ve bunların olduğu yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması durumunda hastaneye yatmak dahil, tedavi ve muayenenin sağlanması.

Tedbir Kararı Almak İçin Nereye Başvurulur?

Tedbir kararı almak için başvuru hususu önemlidir. Uygulanan şiddetin çeşidine göre tedbirler değişiklik göstermektedir. Yukarıda belirtildiği üzere tedbirlere önleyici ve koruyucu olarak ayrılmaktadır. Tedbir kararını verecek olan mercii, uygulanmasını istediğiniz tedbire göre farklılık gösterir. Buna göre tedbir başvurusu için aile mahkemesine veya kolluk amirine başvuru yapılmaktadır.

Tedbir Kararı Kaç Günde Çıkar?

Konuyla alakalı olarak en çok merak edilenlerden biri de tedbir kararı kaç günde çıkar sorusunun cevabı olmaktadır. Önleyici ve koruyucu tedbirler tehlike altında olan şiddet mağdurlarını ilgilendirdiğinden dolayı yetkili makamlar uygulamada çok kısa bir zaman içinde karar vermektedirler. Nöbetçi aile mahkemesine vermiş olduğunuz tedbir talepli dilekçeniz için ilgili mahkemenin yoğunluğuna bağlı şekilde değişmekle beraber çoğunlukla birkaç gün içinde karar çıkmaktadır.

Polis merkezine şiddet sonrasında yapmış olduğunuz başvuruda kolluk amirlerinin vermeye yetkili oldukları karar da yine aynı gün içinde çıkarılmaya çalışılmaktadır. Bu nedenle eğer ki şiddet mağduruysanız, sürenin uzun olacağını düşünmemelisiniz.

Tedbir Kararı Aldırmak İçin Para Ödemek Gerekir Mi?

Kadını koruma kanunu söz konusu olduğunda tedbir kanunu masrafları için para ödemek gerekir mi sorusu da akıllara gelir. Kanunda şiddete uğradığı ya da uğrayacağı tehlikesi ile tedbir kararı aldırmak isteyen mağdur bir bireyden masraf ve harç parası almak uygun görülmemiştir. Tedbir kararı aldırmayı düşünüyor fakat süreci nasıl yürüteceğinizi bilmiyorsanız; bir avukattan hukuki yardım talep edebilirsiniz. Maddi durumunuz iyi değil ise bulunduğunuz il barosundan adli yardım talep edebilirsiniz.

Tedbir Kararı Ne Kadar Süre İçin Verilir? Ve Nasıl Uzatılır?

Tedbir kararı süresi hakkında da bilgi paylaşalım. Kanuna göre bu kararlar ilk defasında en fazla altı ay için verilebilir. Fakat şiddet ya da şiddet uygulaması tehlikesinin devamı söz konusu olacağı anlaşır ise bu tedbirin süresinin uzatılmasına resen, korunan bireyin veya bakanlık ya da kolluk görevlilerinin talebine istinaden karar verilebilir.

Tedbir Kararlarına Nasıl İtiraz Edilir?

Tedbir kararı itirazı nasıl olur? Yetkili makamca aleyhine tedbir kararı verilen bireyin, tefhim veya tebliğ edildiği tarihten itibaren iki hafta içinde aile mahkemesine itiraz etme hakkı vardır. Hakim tarafından verilen tedbir kararlarına itiraz üzerine ilgili dosya, o yerdeki aile mahkemesinin birden çok dairesinin bulunması durumunda, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için birinci daireye o yerde aile mahkemesi tek daireli ise asliye hukuk mahkemesine, aile mahkemesi hakimi ile asliye hukuk mahkemesinin hakimi aynı olması durumunda ise en yakın yerdeki asliye hukuk mahkemesine başvuru yapılması gerekmektedir. İtirazı inceleyen kişiler bir hafta içinde kararı vermektedir. İtiraz üzerine verilecek olan bu karar kesin olmaktadır.

Tedbir Kararına Uyulmaz İse Ne Olur?

Tedbir kanununa uymamanın yaptırımı bulunmaktadır. Bu, kanunun 13 numaralı maddesinde düzenlenmiştir. Şiddet uygulayan birey, hakkında hükmedilen tedbire uymaz ise hakim kararı ile 3-10 gün kadar zorlama hapsine tabi tutulmaktadır. Tedbir kararına aykırı her davranışta zorlama hapsi süresi 10-30 gün olmaktadır. Zorlama hapsinin toplam süresi en çok altı ay olmaktadır.

Mağdurun Tedbir Kararı Aldırması İçin Darp Raporu Gerekli Mi?

Darp raporu gerekli mi sorusu da sıklıkla sorulmaktadır. Koruyucu tedbir kararları aldırmak için şiddetin uygulandığı konusunda delil ya da belge aranmamaktadır. Önleyici tedbir kararları da geciktirme olmaksızın verilmektedir. Tedbir kararlarının alınmasında zorunlu olmasa da darp raporu almak faydanıza olacaktır.

Uğramış olduğunuz şiddet ne tür olursa olsun en kısa zamanda polise, savcılığa, jandarmaya, mahkemeye, aile ve sosyal hizmetlere başvurmanızı öneriyoruz. Şiddet uygulayan birey tarafından evinizden kovulduysanız, şiddete maruz kaldığınız konuta dönmek istemiyorsanız ya da şiddet mağduru olmanızdan kaynaklanan barınabileceğiniz bir konutunuz yok ise sığınma talebi yapabilirsiniz. Bu sığınakların nerede olduğuna ilişkin bilgiler gizli olmaktadır. Şiddetle yaşamak hiçbir insanın değişmez kaderi olmamaktadır. Fırsatını bulduğunuz ilk zamanda yetkili kurumlara başvuru gerçekleştirerek beden ve ruh sağlığınız için bunu yapmalısınız.

Koruma Tedbiri Alınmasının Boşanma Davasına Etkisi Olur Mu?

İlgili sorunun cevabı, koruma tedbirinin çeşidi ve elinizde bulunan raporlarla boşanma davanızı hangi nedene dayandırarak açtığınıza göre farklılık gösterecektir. Koruma tedbiri almak yalnızca boşanma aşamasında delil olsun diye yapılacak olan bir eylem değildir.

Şiddetin Cezai Yaptırıma Tabi Tutulması

Koruma tedbirleri yalnızca belirli süre için verilir ve geçici olmaktadır. Bu nedenle eğer ki şiddet uygulayan bireyin ceza hukuku bağlamında suç teşkil eden eylemlerinin cezasını çekmesini isteniyor ise kolluk birimlerine gidip şikayetçi olmak gerekmektedir. Aynı şekilde savcılığa da şikayette bulunulabilir. Bu şikayette ise şiddete maruz kalındığını açıklayan bir darp raporunun eklenmesi ise haklılığın kanıtlanması bakımından önem arz etmektedir.

Savcılığa ilgili şikayet dilekçesi ilettiğiniz zaman dosyayla ilgilenen savcı şiddet mağdurunun beyanlarını, gelişmelerin oluş biçimini ve delilleri değerlendirip suçun işlendiği hususunda yeterince şüphe oluştuğunu düşünüyor ise iddianame hazırlamaktadır. Bu iddianamenin mahkeme tarafından kabul edilmesi ile beraber şikayetçi olunan birey hakkında dava açılmaktadır.

Kadını Koruma Kanunu