Twitter ve Facebook’un Şikayeti ile Soruşturma Başlaması üzerine ele aldığımız blog içeriğimiz sizlerle. Sosyal medya, bireylerin kendi üretmiş oldukları içerikleri yayınladığı ve paylaşım yaptığı çevrimiçi bir platformdur. Sosyal ağlar pek çok kişi tarafından aktif şekilde kullanılmaktadır. Böylece erişim kolay olmakta, bireyler içerikleri, haberleri, makaleleri, haberleri, düşünceleri, günlük gelişmeleri, görselleri sosyal ağlar yardımı ile görebilmekte ve kendi görüşlerini de yine bu sosyal platformlar ile yansıtabilmektedir.
Sosyal ağlar bireylerin birbirleri ile daha hızlı ve etkin şekilde iletişim kurmak istemesinin bir sonucu olarak ortaya çıkmış durumdadır. İlk olarak 1971 senesine iki tane yan yana duran bilgisayarın birbirine e-posta atmasıyla başlamıştır. Sosyal medya bireylerin yaşamında bu denli hızlı yer etmiş iken, günlük hayatlarının her anına hakim olmuştur. 2004 senesinde kurulan Facebook, bireyleri sosyalleşme bakımından geliştirmiştir. Ardından Twitter ve Instagram gibi düşünce, fikir ve görsellerin paylaşıldığı ortamlar ortaya çıkmıştır. Bu platformlar iletişimi kolaylaştırmakta, bireylerin düşüncelerini özgürce ifade edebilmelerine olanak tanımaktadır. Tüm bunlara ek olarak sosyal ağlar kaliteli, kalitesiz, düzeysiz, düzeyli pek çok kişi, olay ve olguya açık bir alandır. Bundan dolayı avantajları olduğu kadar dezavantajları da bulunmaktadır. Ayrıca sosyal ağlarda işlenen suçlar da artış göstermiştir. Bu tarz suçların meydana gelmesinde bir artış yaşanmaktadır.
✅ Kurumsal Telefon | 0532 658 53 63 |
✅ Tam Zamanlı Destek | Online Danışmanlık |
✅ İnovatif Yapılanma | Araştırmacı ve Yenilikçi |
✅ Bilişim Suçları Avukatı | Danışmanlık Hizmetleri |
Sosyal Medyada İşlenen Suçlar Nelerdir?
İçerik Tablosu
Sosyal medyada işlenen suçlar şu şekilde sıralanmaktadır:
- Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması (TCK.m.245).
- Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme (TCK.m.244).
- Bilişim Sistemine Girme (TCK.m.243).
- Nitelikli Dolandırıcılık (TCK.m.158).
- Dolandırıcılık (TCK.m.157).
- Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme (TCK.m.136).
- Kişisel Verilen Kaydedilmesi (TCK.m.135).
- Özel Hayatın Gizliliğinin İhlali (TCK.m.134).
- Haberleşmenin Gizliliğinin İhlali (TCK.m.132).
- Şantaj (TCK.m.107).
- Tehdit (TCK.m.106).
- Müstehcenlik (TCK.m.226).
- Cinsel Taciz (TCK.m.105).
- Terör Örgütü Propagandası Yapma (TMK.7/2).
- Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama (TCK.m.301).
- 5816 Sayılı Atatürk Aleyhinde İşlenen Suçlar Hakkında Kanun’un İhlali.
- Cumhurbaşkanına Hakaret (TCK.m.299).
- Hakaret (TCK.m.125).
Sosyal Medya İhlalleri
Birçok birey gibi firmalar da şirket içi haberleşmede Twitter, Facebook gibi sosyal ağları kullanmaktadır. Gerek firma gerek çalışanlar da bu ortamda firma duyurularını, sektördeki gelişmeleri, güncel haberleri, sosyal medya gündemini takip edebilmektedir.
Özellikle bu platformlarda firmaya ait proje, tasarım, mali bilgiler ve sunumların paylaşılmasının firma sırlarının gizliliğini ihlal edebileceğini unutmamak gerekir. Reklamlarda benzer ürün ve hizmetleri ya da bunları üretim sunan bireyleri, firmaları ve şirketleri karalayıcı, yanıltıcı, yerici unsurlara yer verilmesi mesleki ve ticari itibarı zedelemektedir. Sosyal medya ihlalleri konusuna engel olmak için hukuki yollara başvurulabilmektedir.
Sosyal Medyada Gerçekleşen İhlallerde Hukuki Koruma
Kişilik haklarının rıza dışı saldırılara karşı korunması: Facebook ve Twitter gibi mecralardan yapılan hakaretler, yorumlar gibi rıza dışı saldırı konusudur. Firmanızın tüzel kişilik olarak bu ihlaller karşısında uygulaması lazım gelen hukuki korumalara aşağıda yer verilmiştir.
İçeriğin Yayından Çıkarılması
Sosyal medya ve internet ortamından paylaşımlar ve yayınlar için 6518 sayılı kanunla yapılan değişiklik ile içeriğin yayından kaldırılması içerik sağlayıcı ya da buna ulaşılamaması halinde yer sağlayıcıdan uyarı tekniği ile istenebilecektir.
İçeriğin yayından kaldırılması istemlerinin asıl olarak içerik sağlayıcı tarafından yapılması gerekirse de bunlara erişmenin çoğu zaman zorluk arz ettiği göz önüne alındığında bu ilgili taleplerin muhatapları yer sağlayıcıları değildir. Kural olarak yer sağlayıcıların kişilik hakkı ihlaline sebep olan ilgili içeriği çıkarmaları söz konusu olmamaktadır. Ancak bunun yapılması barındırdıkları içerik sebebi ile sözleşme hükümlerine ve dolayısı ile hukuka aykırı ise de bu aşamada kanundan aldıkları yetkiyle içeriğin yayından çıkarmaları hukuka uygun olmaktadır.
Bu aşamada dikkat edilecek nokta yer sağlayıcıların kanundan almış oldukları yetkiyi kullanırken yetkinin sınırları dahilinde kalmaları konusudur. Yetkinin dışına çıkılır ise TCK 224 gereği bilim sistemlerini engelleme, verileri yok etme, bozma ya da değiştirme suçunu işleyebileceklerinden cezai sorumlulukları ve hukuki sorumlulukları gündeme gelecektir.
Erişimin Engellenmesi
Twitter ve Facebook’un şikayeti söz konusu olduğunda bir başka nokta da erişimin engellenmesi olmaktadır. İnternet ve sosyal medya ortamında yapılan kişilik hakkı ihlallerine karşı 5651 numaralı kanunun dokuzuncu maddesi, direkt olarak sulh ceza mahkemesine başvurmak sureti ile erişimin engellenmesi kararı alabilme olanağı sunmuştur. Söz konusu başvuruda bulunabilecekler, içerik sebebiyle haklarının ihlale uğradığını iddia eden, tüzel ya da gerçek bireyler ile kurum ve kuruluşlardır. Hakim ilgili başvuruyu 24 saat içinde duruşma yapmadan karara bağlar. Bu karar aleyhine CMK gereği itiraz söz konusu olabilmektedir. Kararın kesinleşmesine müteakip karar, direkt olarak erişim sağlayıcıları birliğine, birlikten de erişim sağlayıcıya iletilecek, erişim sağlayıcı kararı en geç dört saat içinde yerine getirebilecektir.
Twitter ve Facebook’un Şikayeti ve Soruşturma
Bilişim suçlarında savcılık şikayeti nasıl yapılır? İlgili suç şikayete bağlı bir suçsa, şikayet süreci gündeme gelecektir. Şikayet için cumhuriyet savcılığına suç duyurusu yapılmalıdır veya emniyet birimlerinin konu ile ilgili olarak bilişim suçları bürolarına başvuru gerçekleştirilmelidir. Bunun dışında şikayete tabi bir suç değilse de düşük bir olasılık olsa bile cumhuriyet savcılığı çoktan resen harekete geçmiş olabilir.
Bu aşamada yapılacak olan en doğru şey sohbetin ve ayrıca hesap sahibinin kimlik verileri gösterir detayları ekran görüntülerini almak. Ekran görüntüleri aldıktan sonra bulunulan yerdeki savcılığa hitaben dilekçe hazırlayarak ekran görüntülerini iletmek gerekmektedir.
Bilişim suçlarında su niteliğindeki eylemlere yönelik delillerin karartılmasına fırsat verilmeden toplanması ve belgelendirilmesi şarttır. Sonuçta suç unsuru bir veri olabilir ve bu bilginin kolay şekilde silinmesi ve değiştirilmesi mümkün olabilmektedir.
Bu sebeple sürecin mümkün olduğunca hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi önemlidir. Söz konusu durumlarda savcılık delil toplamada ve soruşturma aşamasında yetkili makam olduğundan dolayı doğrudan savcılıklara suç duyurusunda bulunmak mağdur bireyin faydasına olacaktır. Aksi durumda emniyet birimlerinden savcılığa soruşturmanın başlaması için çeşitli prosedürleri barındıran durumlar gerçekleşecek, tebliğ edilecek ve bu yüzden süreç uzayabilecektir.
Twitter ve Facebook’ta Kişilik İhlallerinde Açılacak Davalar
Twitter ve Facebook’ta kişilik ihlali durumunda açılabilecek davalar şu şekilde sıralanmaktadır:
Özel Hukuktaki Koruma Sisteminde Açılabilecek Davalar
Bireysellik hakkına saldırının söz konusu olması durumunda özel hukuktaki koruma sistemi kapsamında açılabilecek davalar, TMK 25 numaralı maddeyle TBK 58 numaralı maddede açıklanmıştır. Bunlara göre kişilik hakkı ihlallerinde açılacak davalar iki kategoriye ayrılmaktadır. İlkinde kişilik hakkı ihlalinin durdurulmasının ileride oluşabilecek saldırıların engellenmesinin ya da hukuka aykırılığın tespitinin, ikincisinde ise saldırının ardından oluşan maddi ve manevi zararın giderilmesinin amaçlandığı ortadadır.
Koruyucu Davalar
Koruyucu davalar şunları içermektedir:
Saldırının Önlenmesi Davası
Mevcut olmamakla beraber birtakım fiil ve belirtilerden çok yakın bir tarihte saldırının gerçekleşeceğine ya da saldırı olmuş ise de bunun devam edeceğine dair bulunduğu durumlarda saldırının engellenmesi davası açılabilmektedir. Mesela sosyal medyada, bir bireyin özel yaşamına ilişkin bir konuda yapılan açıklamanın reklam niteliğinde, birkaç gün önceki yayınlarda duyurulması gibi gelişmelerde açılacak saldırının engellenmesi davası ile davalıya yapmama yükümlülüğü yüklenmiş olur. Bu aşamada aranacak saldırı tehdidi, yakın ve ciddi bir saldırı tehdidi olup bunun takdiri ise hakimdedir.
Uygulamada saldırı tehdidinin gerçek bir saldırı durumuna dönüşmesi olasılığı gözetilerek çoğunlukla saldırının engellenmesi ve saldırının durdurulması davalarının terditli şekilde açıldığı görülmektedir. Yargıtay, cep telefonu, e-posta ve sözlü şekilde kişilik hakkında saldırı sebebi ile açılan bir davada hukuka aykırılığın tespit edilmesi ve ilgili saldırının engellenmesi talebinin yerel mahkemece, cezai yükümlülüğü gerektiren fiillerin tedbir yoluyla engellenmesinin istenemeyeceği gerekçesi ile reddi kararını bozmuştur.
Saldırının Durdurulması Davası
Facebook ve Twitter saldırının durdurulması davası, uygulamada sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Kişilik hakkının ihlalinin ortadan kaldırılması amacıyla açılacak olan dava saldırının durdurulması davası olmaktadır. Bu davanın amacı devam etmekte olan hukuka aykırı durumun sona erdirilmesi olup, zarar ve kusur şartı aranmamaktadır. Bu yüzden dava tarihinde bitmiş ve daha başlamamış ise saldırının durdurulması davası açılamamaktadır. Bu davada verilecek olan kararla hukuka aykırı durum ortadan kaldırılacak, yani ilgili saldırının ortadan kaldırılması ve bir daha saldırıda bulunulmamasına karar verilecektir.
Hukuka Aykırılığın Tespiti Davası
Bireylik hakkı ihlallerinden korunmak maksadıyla açılacak olan davalardan bir diğeri de hukuka aykırılığın tespiti davası olmaktadır. Kişilik hakkına saldırının yapıldığı ya da sona ermesine rağmen etkisinin sürdüğü durumlarla beraber bir saldırının varlığı veya saldırıda bulunacağını tespit etmek maksadıyla hukuka aykırılığın tespiti davası açılabilmektedir.
Sosyal medyada gerçekleşen bir kişilik hakkı ihlalinin tespiti davasının açılabilmesi amacıyla, bireyin istediği hukuki korunmayı diğer dava türlerinden biriyle sağlayamıyor olması lazımdır.
Düzeltme ve Cevap Hakkı
Düzeltme ve cevap hakkı, anayasanın 32 numaralı temel hak ve hürriyetler arasında sayılmış, bireylerin kendileri ile alakalı gerçeğe aykırı yayınlar yapılması durumlarında kullanabileceği düzenlenmiştir. Kişilik hakkını ihlal özelliği taşıyan paylaşımların gerçek olmadığına dair açıklamalar cevap, ilgili paylaşımlardaki gerçek dışı niteliklerin düzeltilmesine ilişkin açıklamalar da düzeltme şeklinde tanımlanmaktadır. Bu hak ise yalnızca mahkemeden değil, alakalı yayın kuruluşundan da talep edilmesi ve kusur gibi manevi tazminatın koşullarının aranmaması açısından, manevi tazminattan farklı bir özellik taşır. Bundan dolayı düzeltme ve cevap hakkının tazminat ve koruyucu davalar haricinde, kişiliği koruyan kendine has bir hukuki müessese olduğunu söyleyebiliriz.
Tazminat Davaları
Sosyal medya tazminat davaları şu şekilde sıralanmaktadır:
Maddi Tazminat Davası
Kişilik hakkında sosyal medya ve internet gibi ortamlardaki paylaşımlar ya da yayınlar, iletilen e-postalar ile saldırı sebebi ile gerçek ya da tüzel kişilerin müşteri kaybı, firma hisselerinin değer kaybı, tirajda azalma, satışta düşüş, iş kaybı gibi zararlar gerçekleşebileceğinden ötürü maddi tazminat için aranan niteliklerin varlığının ispatı durumunda zararın tazmini şarttır. Yargıtay, kişilik hakkına saldırı iddiası ile açılan bir davada maddi tazminat talebinin kabulü gerektiği yönünde karar kılmıştır.
Manevi Tazminat Davası
Sosyal medya manevi tazminat davaları da uygulamada sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinen davalardır. Takdir edilecek düzey, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine erişmek için gereken kadar olmalıdır.
Manevi tazminat, kişilik hakkı saldırıya uğrayan bireyin ya da tüzel kişiliğin, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek ve manevi değer eksilmesini karşılamaktır. Duyulan ıstırap ve elemin kısmen iadesi amaçlanmaktadır. Kişilik hakkının zedelenmesi sonucu zarar alan, uğramış olduğu manevi zarara ilişkin manevi tazminat adı altında para ödenmesini de talep edebilmektedir. Sosyal medyada hakarete uğrayanların, kişilik haklarına saldırı sebebi ile manevi tazminat ve ilgili hakaret barındıran yorumların kaldırılmasını isteme hakkı bulunmaktadır.