Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliğinde;
İçerik Tablosu
Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının kapsamı.
Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapacak makamları.
Hakkında güvenlik soruşturması yapılacak personeli.
Güvenlik soruşturmasında ve arşiv araştırmasında araştırılacak hususlar detaylı olarak açıklanmıştır.
Söz konusu yönetmelikte “Güvenlik Soruşturması” ve “Arşiv Araştırması” ayrı ayrı tanımlanmıştır.
Güvenlik Soruşturması;
Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının.
Kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının olup olmadığının.
Hakkında herhangi bir tahdit sınırlama olup olmadığının.
Yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının.
Ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteneğinin olup olmadığının.
Mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesi olarak tanımlanmıştır.
Arşiv Araştırması;
Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının.
Kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiğinin tespiti.
Adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının mevcut kayıtlardan saptanmasıdır.
Devlet Memurları ve Aday Memurlar Hakkında Olumsuz Güvenlik Soruşturmalarına Karşı Dava Yolu
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48. maddesine eklenen ek madde ile devlet memurluğuna alınacaklarda aranan genel şartlar arasına “Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak” şartı eklenmiştir. 657 sayılı DMK’da yer alan genel şartlar, sadece memurlar için değil, tüm kamu görevlileri için aranan şartlardır.
Bakanlar Kurulu tarafından 2000 yılında çıkarılan “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği” ne göre güvenlik soruşturması;
Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının,
Kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının,
Yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının,
Ahlaki durumunun,
Yabancılar ile ilgisinin,
Sır saklama yeteneğinin mevcut kayıtlardan ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesidir.
Güvenlik Soruşturması Yapmaya Yetkili Makamlar
Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapacak makamlar; Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve mahalli mülki idare amirlikleridir. Yönetmeliğe göre, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olması halinde bir değerlendirme komisyonu kurulacak ve bu komisyon tarafından verilecek bağlayıcı olmayan karar da sorumlu amirin takdirine bırakılacaktır.
Güvenlik Soruşturmasının İçeriği
Güvenlik soruşturması, içerdiği tüm unsurlar birlikte değerlendirildiğinde, kişilerin, bir kamu hakkını kullanmasının ‘sakıncalı’ olup olmadığını saptamak amacıyla başvurulan bir araçtır. Neyin sakıncalı, neyin sakıncasız olduğunun tespiti; yansızlık, objektiflik, ideolojik tarafsızlık, hukuka bağlılık ve çoğulculuk gibi, demokratik devletin temel varsayımlarıyla çelişen ve sakıncalı nitelikte bulunanları ‘dışlamak’ anlamına gelmektedir.
Aday Memurluk Nedir?
KPSS ve diğer kurum sınavlarında başarılı olanlardan Devlet memurluğuna girmek isteyenler başarı listesindeki sıraya göre, kurumlarınca 1 yıldan az ve 2 yıldan çok olmayacak şekilde memur adayı olarak atanırlar. Aday olarak atanan memurların, önce bütün memurların ortak vasıfları ile ilgili temel eğitime, bilahare sınıfları ile ilgili hazırlayıcı eğitime ve staja tabi tutulmaları şarttır.
Asalet Tasdiki
Aday memurun asli memur olabilmesi için;
Temel, hazırlayıcı eğitim ve staj devrelerinin her birinden başarılı olması,
Adaylık süresince hal ve hareketlerinde memuriyetle bağdaşmayacak durumlarının ve göreve devamsızlıklarının olmaması, gerekmektedir.
Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanması nedeniyle asaleti tasdik edilmeyen adayların memuriyetle ilişikleri kesilir ve Devlet memurluğuna alınmazlar.
Olumsuz Güvenlik Soruşturmasına Karşı Dava Yolu
Gizli olmaları nedeniyle, kişilerin kendileriyle ilgili güvenlik soruşturmasını bağımsız olarak dava konusu yapabilmeleri oldukça düşük bir olasılıktır. Kişiler, çoğunlukla, atanmama kararı nedeniyle, güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğundan haberdar olur.
Güvenlik soruşturmalarının olumsuz olduğuna ilişkin kararlar ve bunun da kaynakları arasında yer alan fişlemeler, idarenin kamu gücüne dayalı olarak tek yanlı tesis edilen, hukuk düzeninde sonuç doğuran ve aday memurun menfaatini ihlal eden ‘etkili hazırlık işlemleri’ niteliğindedirler ve iptal davasına konu edilebilirler.
Bu kapsamda, aday memurlar olumsuz güvenlik soruşturması nedeniyle asli memurluğa atanmama ve memuriyetle ilişiğin kesilmesine ilişkin kararın tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde iptal davası açılabilir. Aynı zamanda memuriyetle ilişiği kesilen aday memurlar, haklarını ihlal eden idari işlem dolayısıyla doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi olan 60 içinde tam yargı davası açabilirler.
İdari Yargılama Usul Kanunu Madde 12 de bu durum açıkça belirtilmiştir;
Madde 12 – İlgililer haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştaya ve idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilirler. Bu halde de ilgililerin 11 nci madde uyarınca idareye başvurma hakları saklıdır.
Olumsuz Sonuçlanan Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırmasına Karşı Açılacak İptal Davasında Avukat Zorunluluğu;
Ülkemizdeki tüm yasa düzenlemelerinde olduğu gibi idare hukukuna ilişkin idari yargıda da davacının avukat ile temsil edilmesi gibi bir zorunluluk yoktur. Tarafların idare ile olan uyuşmazlıklarında kendilerini idare mahkemelerinde temsil etme hakkı vardır. Bu sebeple İdari yargıya ilişkin idari davalarda da avukat tutma zorunluluğu söz konusu değildir.
Ancak sürekli güncelenen kanunlarımız, bir biri ile örtüşmeyen mahkeme kararları, üst yargının denetimi ile baştan gözden geçirilen ilk derece mahkeme kararlarının yoğunluğu idari yargılamaya ilişkin savunmanın temsilcileri Avukatların önemini artırmaktadır. Avukat yılların vermiş olduğu mesleki birikimi ve eğitimini sizler için önem arz eden bu tür davalarda hayatın her alanında olduğu gibi hukuki konularda uzmanlık gerektirir.
Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Davalarında Alınan Emsal Kararlar;
Danıştay 12. Daire 2015/1759 E. 2015/5517K. 22/10/2015 tarihli kararında; “…hakkında kamu davasının açılmasını haklı gösterecek delil ve emare elde edilmediğinden kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verildiği, ancak hakkındaki güvenlik soruşturmasının olumlu olmadığı ileri sürülerek ataması yapılmamış ise de; davacının belirtilen fiile ilişkin olarak herhangi bir mahkumiyet kararı bulunmadığı… gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali ile davacının işlem nedeniyle mahrum kaldığı özlük ve maddi haklarının dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece, davacıya ödenmesi yolundaki kararın usul ve yasaya uygun olduğu……” belirtilerek, aday hakkında mahkumiyet kararı bulunmaksızın tek başına soruşturma yapılmasının, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanmasına sebep teşkil etmeyeceği belirtilmiştir.